Kumbara Görsel Sanatlar prodüksiyonun yeni projesi “Che’nin Vedası” İsimli Oyun prömiyeri ile dün akşam Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde seyircisi ile buluştu. Bizi de sanatsal faaliyetler olarak onların heyecanına ortak olmamız için davet ettiler. Solcu Radikalizmin Ve Anti-Emperyalizmin Simgesi efsane kişilik Che Guevara’nın son 24 saatini ve hayatını konu alan oyunun yazarı Vural Bingöl… Kendince dünya görüşü tartışılabilecek, ama inandığı doğrular uğruna tutarlı bir şekilde mücadele etmesi konusunda kimsenin bir şey diyemeyeceği, özgürlük için savaşan… Dünya tarihinin en önemli kişiliklerinden birinin hikayesini bizlere aktarmayı ilke edinmiş.
Oyunun yorumuna geçmeden önce Che Guevara bizler için neden önemli onu anlatayım kaynaklardan aldığım bilgi ile Ernesto Guevara de la Serna’nın takma adı ( 14 Haziran 1928, Rosario , Arjantin – 9 Ekim 1967, La Higuera, Bolivya’da öldü), teorisyen ve gerilla savaşının taktikçisi, dünyanın önde gelen komünist figürü, Küba Devrimi (1956–59) ve Güney Amerika’da gerilla lideri. Bolivya ordusu tarafından idam edilmesinin ardından, dünya çapında nesiller boyu solcular tarafından şehit bir kahraman olarak görüldü ve imajı, solcu radikalizmin ve anti-emperyalizmin simgesi haline geldi. Evli, Toplam 5 çocuk babasıydı 3 kız iki erkek, dağlarda yaşamış, Küba’nın özgürlüğü için mücadele etmiş, “Gerilla” olarak tanımlanmıştır. Bolivya tarafından kesin öldürülme kararı çıkartıldıktan sonra, bolivya ordusu’nun 1500 askeriyle başlatılan “Che avında, yüzlerce asker tarafından kuşatılıp ayaklarından yaralanarak yakalanır. işkencelere rağmen sorgusu sırasında hiç bir soruyu yanıtlamaması kimseyi şaşırtmaz, hiç bir tedavi yapılmadan bir süre sonra makineli tüfekle taranarak öldürülür. Cesedi bir av ganimeti gibi sergilenmiştir ve gözleri açık olarak gömülmüştür. Öldükten yıllar sonra tüm dünyanın saygısını kazanmış, bir idol olmuştur.
Ve geçelim dün akşamki izlenimlerime… Yazının girişinde de bahsettiğim gibi Komutan Ernesto Che Guevara de la Serna’nın hayatının önemli olaylarını kendine has bir dille…. Tek kişilik performans şeklinde sahnede bizler için anlatıyor Vural Bingöl… Aslında bu bir oyun değil… Çünkü oyun dediğiniz zaman adı üstünde bir sahnede, seyirciler önünde oyuncuların sergilemesi amacıyla hazırlanmış gösteridir. Ama biz dün sahnede oyun izlemedik… Şöyle ki Che Guevara tabiri caizse kanlı canlı karşımızdaydı ve bize Ailesine karşı olan sevgisini, Latin Amerika’da dostları Alberto Granado ve Calica Ferrer ile yaptığı yolculuğu ve bu kişilerin onun üzerindeki etkilerini; Latin Amerika sevdasını, anti-emperyalist, Marksist ve enternasyonalist düşünce yapısının gelişimini; gazeteci, röportajcı, doktor, bilim adamı, komutan ve bakan olarak çalışmalarını; spor sevgisini, havacılık sevgisini, fotoğrafçılık ve edebiyata duyduğu ilgiyi ve daha bir çok bilgiyi bizimle paylaşıyor… Oyun hüzünlü ve etkileyici bir sonla bitiyor. … Siz şimdi diyeceksiniz ki belgesel izlerim oyunu izlememe ne gerek var ancak hiç bir belgesel de Che Guevara’nın son 24 saatini ve kendi hayatını… Kendi ağzından dinleyemezsiniz… Yıllardır tanıdığım Vural abi yoktu karşımda dün. ‘Chenin Vedası’ adlı oyunda… Deyim yerindeyse “kendini paraladı” bir ara ayağı zincire takılıp düşecek diye korkmadım değil… Ve oyun sonrası yine de yorgunluğunu bize belli etmedi profesyonellik bu olsa gerek…
Uzun sözün kısası hem yazıp hem de oynadığı ‘Chenin Vedası’ adlı oyunda devrimci Che’nin hayatından kesitlere yer veren ve emeğinin karşılığını alarak ayakta alkışlanan Vural Bingöl abime oyunun Yönetmeni Arzu Bingöl ablama, makyaj için oyunun Sanat Yönetmeni Andrea Bahar’a ve A’dan Z’ye emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Türk Tiyatrosuna bana göre uzun soluklu olacak bir eser bırakacaklar.
Genel Yayın Editörü : Murat Karakaş