Geniş oyuncu kadrosu ile “Cümbüş: Bir Roman Meselesi” tiyatro oyunu dün akşam Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde prömiyer yaparak tiyatro seyircileri ile buluştu. Heyecanlarına ortak olmamız için Sanatsal Faaliyetleri de davet eden oyunun oyuncuları arasında yer alan İlkin Çakır’a huzurunuzda teşekkür ediyorum.
Aile Apartmanı tiyatrosunun yapımcıları tarafından sahnelenen Komedi, müzikal, dram formatında şeklinde bir sunuş ile tanıtılan, müziklerinde Grup Mustafalar, DJOSHKUN gibi ünlü isimlerin yanın da klarnet ve darbukaları ile İstanbullu Özkan ve ekibi ile udu ile Tolga Yalım’ın eşlik ettiği, Kemal Karaoğlan’ın yazdığı, Burcu Sığın’ın yönettiği tiyatro oyununun oyuncu kadrosunda; Şelale Coşkuntuna, Gülay Çelik, İlkin Çakır, Alkım Çetin, Zeynep Çiftçioğlu, Furkan Boztaş, Simge Çoban, Beyza Metin, Ayçelen Ulusu, Hilal Sarıkaya, Furkan Köstence, İlker Akdeniz ve Ahmet Dursun yer alıyor.
Oyunun konusu kısaca şöyle; İki zıt roman ailenin sonsuz kavgası sürerken iki ailenin de çocukları inatla kavgayı bitirip birbirleri ile evlenme hayali kurmaktadır. Bir tarafta Gül ile Ali’nin aşkı diğer tarafta bitmeyen kavgalar. Sonunda kim galip gelecek Gül ile Ali mi ? yosa bitirmeye çalıştıkları düşmanlık mı ?
Hazırsanız yorumlaya başlıyorum; Öncelikle gülerken düşündüren, Romanların renkli kişilikleri ile güldürüp, Roman müzikleri coşturan seyircisini hüzünlendirmeyi de ihmal etmeyen Roman halkının yaşam tarzını onları kırmadan son derece güzel bir biçimde işleyen genelinde çok eğlendiğim eğlenceli bir müzikal olduğunu söyleyerek başlayayım. Çok ama çok büyük bir emek var dolayısıyla tüm ekibi önünüzde bir kez daha saygıyla selamlıyorum. Seyir zevki “Gırgıriye” filmleri ve “Cennet Mahallesi” tv dizisinin kalitesiyle eş değer insanların birbirini neredeyse kaşının üstünde gözü var diye katlettiği 2024 Türkiye’sinde kavgalarını bile belirli bir seviyede kan dökmeden yapan o saf mahalle insanlarının yaşadığı mahalle kokan bir oyun. Genel olarak güldürdü, eğlendirdi bu açıdan bakıldığında Kemal Karaoğlan mükemmel bir iş çıkarmış. Aslında genele baktığımızda yer yer hüzünlü yer yer 9/8’lik Roman Havası müzikler ile süslü bir oyun. Kemal Karaoğlan yazarken oyunda ağır bir dram olmamasına özen göstermiş ama bendeki yaşanmışlıkların etkisinden mi ? metnin başlı başına ters köşe oluşundan mı? bilemedim bir ara ağladım. Ama ne yalan söyleyeyim İlkin Çakır beni davet ettiğinde bu kadar eğleneceğim bir oyun izleyeceğimi tahmin etmemiştim.
Rejisi bakımından biraz Epik Tiyatro tadı aldım. Aynı zamanda seyirci ile oyuncu arasında duygusal alışveriş yapılmasını hedefleyen bir reji uygulamış Burcu Sığın. Bunun dışında karakterlerin analizini gayet zarif dokunuşlar ile yansıtmış. Özel tiyatroların çektiği zorluğu birebir gözlemliyorsunuz çünkü sahne geçişlerinde sahnede gördüğümüz eşyaları bizzat oyuncuların kendileri topluyorlar. Dolayısıyla teknik bir kaç sıkıntı dışında ki ilk oyunun günahı olmaz. İlerleyen zamanlarda bu oyunun daha da tadından yenmez bir seyirlik olacağına inanıyorum. Çünkü seyirciye keyifli bir tiyatro deneyimi yaşatmak için verdikleri çabayı oyunun başından sonuna kadar bizzat gördüm. Özenle hazırlanmış kostümler itina ile seçilen müzikler yabana atılmayacak cinsten.
Kısaca oyunculuklara da değineyim; Öncelikle tüm oyuncuların heyecanı bana net olarak geçti diyebilirim. Çok kadrolu oyunlarda illaki ön plana çıkan oyuncular oluyor, bu oyunda A’dav Z’ye özle görülür çok ama çok fazla emek var. Dolayısıyla ahkam kesip oyuncu ayrımı yapmak istemiyorum. Sahne gözlemimden yola çıkarak bu oyunda yer alan tüm oyuncuların ekip çalışmasını ve aralarındaki paslaşmayı gayet kontrollü yaptıklarından dolayı büyük bir alkışı fazlasıyla hak ettiklerini düşünüyorum. Ve tabi ki sahne arkasındaki emekçiler de büyük bir alkışı hak ediyor.
Ajandanıza not alın ve muhakkak izleyin diyerek yorumumu burada sonlandırıyorum.
Genel Yayın Yönetmeni : Murat Karakaş